Monday 23 November 2009

Noktali Virgul

Hepimiz icin zamanin farkli ya$andigi ender deneyimler olmu$tur...

Bir olay gercekle$ir, oylesine duygu ve yogulunluk yukludur ki; vucud durur, ortam silikle$ir
olayin kendisi donup kalir, bir mercegin goruntusu gibi yakinimizdadir...

Goruntuyu taa beynimizin icine kilitleyen anahtarin dondugunu bile i$itebilirsin...

I$te o anda tersine donmu$ bir ya$anma$lik duygusu hissedersin. Ya$amin boyunca onu bellginden her cikarip aldiginda, kadife kutunun icerisindeki bir altin yuzuk gibi parlayacagini bilirsin..

"Anlamak istedigin $eye bakmak zorundasin"...

Ya dogrudan gozlerinle, ya da dolayli yoldan.. hemen $uan anlamak istedigin ortamdaki bir nesneye bakmayi dene yada duymayi en azindan hissetmeyi ANLAMAK?

Gunluk ugra$larim sanki cozulmesi gereken gelecegin onume koymu$ dugumleri gibi... Tabi bu dugum herkes icin farkli ya da katlanarak cikan bir sema gibi hayatimi cozumlemeye cali$iyorum... Katlar ard arda ve oyle kusursuzdur ki sen ciktiginda senin rengini alir bazen siyah bazeb beyaz..

Zor mu oldu?

Peki...

...
..
.

Bunu $oylede du$unebilirsin...

Ya$adigimiz hergun ya$anmi$ gunlerin ufak birer parcasi gibi. Bu parcalari herkes alir ama birle$tirme yontemi farklidir tabi farkliliklari onceliklerin belirler..

Hala mi anla$ilmadi?

Ba$ka bir deyi$le tamamlanmami$lari tamamalama yontemleri insana gore degi$ir...

noktali virgul

I'll remember you!

I will remember you
Will you remember me?
Don't let your life pass you by
Weep not for the memories
Remember the good times that we had
We let them slip away from us
When things got bad
Clearly I first saw you
Smiling in the sun
I want to feel your warmth upon me
I want to be the one
I will remember you
Will you remember me?
Don't let your life pass you by
Weep not for the memories
I'm so tired
But I can't sleep
Standing on the edge
of something much too deep
Funny how I feel so much
But cannot say a word
We are screaming inside
Oh...but we can't be heard

So afraid to love you
More afraid to lose
Clinging to a past
that doesn't let me choose
But once there was a darkness
A deep and endless night
Gave me everything you had
Oh...you gave me light

Gozler Kapali

...ben,
hic goremedim, gorduklerinizi...
Dokundugumu canlandirdim sadece,
hayal gucumun derinliklerinde...
...goremeden ya$adim...
Gormeden attim her adimimi...
Bakamadan ya$adim,
her animi...
Ve ben...
Bu yuzden,
hic aglamadim...

Sadece...
ogrendim...
Du$meyi...
Du$lerimin icinde her gunumu...
Ba$langiclarini ve sonlarini,
hatiralarimin...
Du$unmeyi...
Haddim kadar gulebilmeyi...
Sevgiyi...
Sevmeyi ve sevilmeyi,
olum kadar ansiz misafirligi...
intihar'i...
Pe$i sira yanlizligi...
ogrendim...
Buyumeyi...
Buyudukce yanliz kalan yanlarimi...
Tum bilmeceleri...
Ve cevaplarini...
cocuklugumun korebelerinde,
goremeden arayi$im gibiydi,
buyumek...
Hep ogrendim...
Sik sik dinledim...
Hic bilmedim.
Bakmadan goremedim...
Gorduklerime bakmayi,
ogrendim...
Harfleri ke$fettim...
Kendi anlamlari di$inda, iki satir arasinda cumleleri yineledim...

Sik sik yazdim...
Anlattim...
Anladim.
Her an'a yeni ba$tan, yine ba$ladim.
Art arda ya$adim...
Aciyi, tatliyi...
Dilim yandi ara ara...
insanlar tanidim, menfaat cadirinda...

Eller tuttum...
u$uyen kimliklere anlam in$aa ettim...
Buyuttugum cocuklarim oldu.
Tek tarafli a$klarim...

En cok annemi sevdim...
ilk o sevdigi icin.
Emeklemeden, yurudum ben...
Hizli ko$tum...
cok ko$tum, fazla du$tum.
Du$lerim icin du$tum zaman zaman...
Kimseler anlamadan...
oldum...
Bir intihar sevabina ortak oldum...
Metruk attim bo$luga...
Tutundum kendi a$kima...
Dedim ya...
Sik sik oldum.
Bilemedim, zararlarin vebalini...
Onu da ogrendim...
olsem de bir, olmesem de bir...
Sonra farkettim...

Surekli...
ogrendim...
Ne icin ya$adigimin anlami oldu, avuclarimda...
neden olecegime cevaplar buldum sonunda.
Anlamsiz olmemek adina,
nefesler aldim sirayla...

Allah icin hicbir $ey yapmadim...
"Bu gun Allah icin ne yaptin?"
Hicbir gun cevap bulamadim...
Yapamadim...
izin alamadim,
nefsimin hakimiyeti ve rahatligi altinda...
Ali$kinim hesap vermeye,
dogmayan yanima...


Yarin'i ya$ayacagimi da biliyorum...
Sonraki her gunu...
Ne zaman olecegimi de...
cunku;
ogrendim ben!
O kadar icimde $eytan...
O kadar kontrolundeyim, omrumun...
O kadar gunahkarim, izindeyken dunumun...


Sonra, sonra...
Konu$tum...
ifade ettim kendimi...
Deveye hendek atlattim.
Zor oldu...
Ba$ardim...
Beni karanligimdan saklayacak, yalanci mumlar diktim.
Her gecemin ko$esinde...
Ate$ler yaktim...
Aydinlattim...
I$ik sactim, dunya ustune...
Yeminler ettim..
Kararmayacagim diye...


Sorular sordum anneme...
Annemin cevaplari gibi,
gunahlarima baktim...
Elimi uzattim, kendimden iceri...
Cehnnemi tattim...
Sicakti, kalp ati$larim...


Kac ki$iyle ya$adim...
Hic saymadim...
Ya$adim...
Kendi oz guvenimde,
insan kandirdim...
Beyaz beyaz yalanlar savurdum gun i$iginda...
Aydinligimin aksine karanlik sactim ara sira...
cok insan ya$adim...
Gorulmeyenlere baktim.
Onlari da anlattim...
ogrendim...
Vaktim dolmu$...
cok $ey gosterdim...

Nasil geldigimi bilmeden,
gidi$imi ogrettiler...
Soylediler...
i$in bitti...
Artik...
Ba$ka bir rahimde...
Tekrar "dog" dediler...
Tekrar canlan...


Dogumum sancisiz bir cigligin bekaretinde gizlenmi$, susuz kalan bir omrun buyumesini engellemi$ gibi ihtiyacti aglamaya...
oldugum gibi...
Tekrar tekrar dogmaya...
Ya$amiyorum,
ya$atiliyorum...


Ba$ladigi yerde bitiriyorum...
ogrendim...

Du$lerimin icinde yazdigim her cumlede du$meyi...
Ve tekrar yukselmeyi...

ogrendim...
cocuklugumun goz ya$lari arasinda...
Ben hep...
Kor ebeydim...
Buldugumu yeniden ba$langic icin doguma hazirlardim...
Buldugumu hatirlamasi icin yazardim...
Umdugumu buldugum zaman,
sik sik aglardim...


ogrendim!
Sonunda...
Kor dogdum...
Ben,
kor olecegim...

Hicbirsey 2

Tum oda gunlugunden yirtip ucak olarak attigi kagitlarla doluydu. Birkac saat once ba$lami$ti bu yirtip atma i$ine. Insan cogu zaman kendisini o yapan an(i)larindan kurtulmak ister. Hicbir zaman bunu tam anlamiyla beceremeyecegini bilmesi bunun icin ugra$masini engellemez. Bu bir tur intihardir. Sirf bu yuzden gunluk tutmanin, ama tarihsiz, iyi mi kotu mu olduguna karar verememi$ti. Gunluk bir bakima yaptiklarinin ve hissettiklerinin kaydi, fi$i gibiydi. Sana bir $ekilde seni hatirlatiyordu. Insanin elinde olmadan gecmi$teki haliyle $u anki halinin kiyaslamasini sagliyordu. Bu bazen iyi bazen de kotuydu. Genelde kotu oldugunu du$unursek, onun gunluk tutmasi gerektigini soyleyip onu ali$tiranin bir aciklama yapmasi gerekirdi. Ama bu da tum firlatilan kagitlarin yerlerine geri donup siralanmalari gibi imkansizdi. Zaman da o zaman donmu$tu sanki, her $eyin devam etmesi di$inda. Tek elinde siki siki tuttugu, zamanin yenemedigi “ke$ke”ler ve “aci”lar kalmi$ti. Hani tum dunyaya kar$i ayakta durup direnecekti? Bu onun tutmadigi tek ve son sozu oldugu icin kizgindi ona. Gerci soze dokulmemi$ sozlerdendi. Ama bunu hissedebileceginiz gozlerdi onlar. Her $ey gecmi$ti fakat o kalmi$ti. Bu cok aci vericiydi. Di$arda akan $u damlalar da bunu kanitlar gibi.

Hayatlarimiz kucuk ayrintilar ve olasiliklara baglidir. $u an oyle bir an i$te.

Hicbirsey

Soyut kavramlarin uzerine bir de duygusallik sosu eklenmi$se tanimlamak o derece gucle$ir. Kari$ir birbirine kelimeler, grift bir hal alir. Cok a$k dendigini duydum mesela, ha bozuntuya vermedim o ayrı. Yalnizlik da boyle. iki yalnizlik bilirim ben. Yukardaki biri, omrunun sonunda aferin dercesine bir kirmizi kurdela takar gibi pi$manliklar takar yuregine. Bir de yalinligini unutmayan yalnizlik vardir, insanın icine gidi$ - donu$ seferleri duzenleyen yalnizlik. Ne kadar kendine gidersen, o kadar durustsun. O kadar guzel yalnizlik bu i$te. Bugun parmak kaldirmadan saatlerce konu$tuk bunun ozgurlugune gune$i de arkamiza alarak doyasiya ya$adik..

$imdi geriye bakiyorum da niye bu kadar gecikmi$im hayatina girmekte?